Kütahya’nın tarihi, insanların bölgeye ilk yerleştiği dönemlere kadar uzanır. Bölgede yapılan arkeolojik kazılar, Paleolitik, Neolitik, Kalkolitik ve Tunç Çağı’na ait izler ortaya çıkarmıştır. Özellikle Tavşanlı Höyüğü, Seyitömer Höyüğü ve diğer höyüklerde yapılan kazılarda, bu dönemlere ait önemli buluntular ele geçirilmiştir. Bu buluntular, Kütahya’nın tarih öncesi çağlarda yoğun bir yerleşim alanı olduğunu göstermektedir.
Hititler ve Frigler Dönemi
Kütahya, MÖ 2. binyılda Hitit İmparatorluğu’nun bir parçası olmuştur. Hititler döneminde bölge, önemli bir ticaret ve kültür merkezi haline gelmiştir. Hititlerin ardından, MÖ 12. yüzyılda bölgeye Frigler hakim olmuştur. Frigler, Anadolu’nun batısında güçlü bir krallık kurmuşlardır ve Kütahya, bu krallığın önemli merkezlerinden biri olmuştur.
Lidyalılar ve Persler Dönemi
MÖ 7. yüzyılda Frig Krallığı’nın zayıflamasıyla birlikte, bölge Lidya Krallığı’nın egemenliği altına girmiştir. Lidya Krallığı’nın başkenti Sardes’e yakın olan Kütahya, bu dönemde de önemli bir ticaret merkezi olmuştur. MÖ 6. yüzyılda Lidya Krallığı, Pers İmparatorluğu tarafından yıkılmış ve Kütahya, Perslerin egemenliği altına girmiştir.
Helenistik ve Roma Dönemi
Büyük İskender’in MÖ 4. yüzyılda Pers İmparatorluğu’nu yenilgiye uğratmasıyla birlikte, Kütahya da Makedonya İmparatorluğu’nun egemenliği altına girmiştir. İskender’in ölümünden sonra, bölge sırasıyla Selevkoslar, Bergama Krallığı ve Roma İmparatorluğu’nun kontrolü altına girmiştir. Roma döneminde Kütahya, Cotyaeum adıyla anılmış ve önemli bir ticaret ve ulaşım merkezi haline gelmiştir.
Bizans Dönemi
Roma İmparatorluğu’nun ikiye bölünmesinden sonra, Kütahya Bizans İmparatorluğu’nun bir parçası olmuştur. Bizans döneminde bölge, önemli bir savunma merkezi olarak kullanılmıştır. Kütahya Kalesi, bu dönemde inşa edilmiştir ve bölgenin savunmasında önemli bir rol oynamıştır.
Selçuklu ve Osmanlı Dönemi
1071 Malazgirt Zaferi’nden sonra, Türkler Anadolu’ya yerleşmeye başlamışlardır. 12. yüzyılda Kütahya, Anadolu Selçuklu Devleti’nin egemenliği altına girmiştir. Selçuklu döneminde şehir, önemli bir ticaret ve kültür merkezi haline gelmiştir. 13. yüzyılın sonlarında, Kütahya Germiyanoğulları Beyliği’nin başkenti olmuştur. Germiyanoğulları döneminde şehir, büyük bir gelişme göstermiştir. 1429 yılında, Germiyanoğulları Beyliği’nin Osmanlı İmparatorluğu’na katılmasıyla birlikte, Kütahya Osmanlı egemenliği altına girmiştir. Osmanlı döneminde Kütahya, Anadolu Beylerbeyliği’nin merkezi olmuş ve önemli bir idari, ticaret ve kültür merkezi haline gelmiştir.
Cumhuriyet Dönemi
1923’te Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasıyla birlikte, Kütahya modern Türkiye’nin önemli şehirlerinden biri haline gelmiştir. Cumhuriyet döneminde şehirde sanayi, eğitim ve kültür alanlarında önemli yatırımlar yapılmıştır. Kütahya, özellikle çini ve seramik üretimiyle ünlü bir şehir olarak bilinir.
Kütahya’nın Antik Yerleşim Yerleri
- Aizanoi Antik Kenti: Çavdarhisar ilçesinde bulunan Aizanoi, Roma dönemine ait önemli bir antik kenttir. Zeus Tapınağı, antik tiyatro ve stadyum kompleksi, hamamlar ve agora gibi yapılarla ünlüdür.
- Kütahya Kalesi: Bizans döneminde inşa edilen kale, şehrin en önemli tarihi yapılarından biridir. Kale, şehre hakim bir tepe üzerinde yer almakta ve geniş bir alanı kaplamaktadır.
- Frig Vadisi: Kütahya, Afyonkarahisar ve Eskişehir illeri arasında yer alan Frig Vadisi, Frigler dönemine ait kaya mezarları, anıtlar ve yerleşim yerleriyle ünlüdür.
Kütahya, zengin tarihi ve kültürel mirasıyla Türkiye’nin önemli şehirlerinden biridir. Antik dönemlerden günümüze kadar süregelen bu tarihi zenginlik, şehrin her köşesinde hissedilebilir.