Tekir Vadisi ve Döngel Köyündeki mağaralarda yapılan araştırmalarda ele geçen buluntular, yörede insan yerleşiminin Üst Paleolitik Çağ’da başladığını, Neolitik, Kalkolitik ve Eski Tunç Çağlarında da sürdüğünü göstermektedir. 2009 yılında Kahramanmaraş merkezde yapılan kazılar esnasında MS 300-400 yıllarına ait olan Germanicia Antik Kenti’ne dair birtakım mozaikler bulunmuş ve üzerlerinde çalışmalara başlanmıştır.
Hitit ve Asur Dönemi
Asur yazıtlarında adı “Markasi” veya “Markas” olarak geçen şehir, bir Geç Hitit devleti olan Gurgum Krallığı’nın başkenti olmuştur. MÖ 711 yılında Asurlular tarafından Gurgum Krallığı ilhak edilince, Markas vilayet merkezi yapılmıştır. Daha sonra Persler, Romalılar, Bizanslılar, Araplar, Selçuklular, Memluklular, Dulkadiroğulları ve Osmanlılar şehre hakim olmuştur.
Ortaçağ ve Beylikler Dönemi
- yüzyılın sonlarında Anadolu’ya kesin olarak yerleşen Türklerin egemenliğinde kalan Maraş, 1243’te Moğol işgaline uğramıştır. II. Anadolu Beylikleri döneminde Dulkadiroğulları’nın eline geçen şehir, 12 Haziran 1515 tarihinde Turnadağ Muharebesi ile Osmanlı egemenliğine geçmiştir. Maraş, 1515-1919 yılları arasında Osmanlı egemenliğinde kalmıştır.
Kurtuluş Savaşı Dönemi
Mütareke Döneminde önce İngilizler, sonra Fransızlar tarafından işgal edilen Maraş, halkın gösterdiği direnişten dolayı 7 Şubat 1973’ten itibaren Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Kahramanlık unvanı verilerek adı Kahramanmaraş olarak değiştirilmiştir. Türk Kurtuluş Savaşı’nda, özellikle Türk-Fransız Cephesi ve Maraş Savunması’nda önemli bir rol oynamıştır.
Kahramanmaraş Savunması
Osmanlı İmparatorluğu’nun Birinci Dünya Savaşı’nda mağlup olmasının ardından Maraş önce Britanya İmparatorluğu tarafından işgal edilmiştir. Daha sonra Britanya İmparatorluğu ile Fransa arasında yapılan anlaşma uyarınca İngilizler şehri Fransızlara bırakmışlardır.
Fransızların şehrin kalesindeki Türk bayrağını indirmeleri, suçsuz kişileri öldürmeleri ve Maraş ileri gelenlerini tutuklamaları tepkileri artırmış, 28 Kasım 1919’da Ulu Camii imamı Rıdvan Hoca’nın “Kalesinde bayrağı dalgalanmayan ülkede cuma namazı kılınmaz” sözü ile halk Fransızlara karşı ayaklanmıştır. Maraşlılar topluca Kaleye hücum ederek, indirilen bayrağı yeniden Kale burçlarına dikmiş ve Cuma namazını orada kılmışlardır. Bayrak olayının ardından şehir adım adım savaşa sürüklenmiştir. Sütçü İmam’ın ilk kurşunu sıkmasıyla halk ayaklanmaya başlamıştır.
Aslanbey Başkanlığında kurulan Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti, her mahallede kurularak faaliyete geçmiştir. 20. ve 3. Kolordudan subayların gelişi ve Mustafa Kemal’in Ankara’dan yayınladığı bildiriler neticesinde Maraş halkı 11 Şubat 1920’de mücadeleye başlamış, 72 gün süren mücadele sonunda Fransızlar yenilgiye uğratılarak şehir Fransızlardan temizlenmiştir. Maraş, Kurtuluş Savaşı’nda kurtulan ilk şehirlerden biridir. Bu nedenle önce İstiklal Madalyası ile ödüllendirilmiş, daha sonra ise Kahraman unvanını almıştır.
Cumhuriyet Dönemi
2012 yılında çıkarılan 6360 sayılı kanun ile Kahramanmaraş’ta sınırları il mülki sınırları olan büyükşehir belediyesi kurulmuş ve 2014 Türkiye yerel seçimlerinin ardından büyükşehir belediyesi çalışmalarına başlamıştır.