Bilecik

Günümüz Bilecik şehrinin tarihine dair önemli bilgiler mevcuttur: M.Ö 3000’lere kadar uzandığı düşünülen Agrilion antik kenti, şehrin 4 km güneybatısında yer almaktadır. Ayrıca, Hamsu ve Debağhane dereleri arasındaki kayalık çıkıntıda Bizans döneminde Belekoma adıyla bilinen bir kale bulunmaktaydı.

Bilecik’in tarihi, Osmanlı İmparatorluğu’nun kuruluş dönemine kadar uzanır. 13. yüzyılda Bizans’ın Selçuklularla mücadelesinde sınır bölgesinde yer alan Bilecik, yüzyılın ortalarından itibaren tekfur idaresinde merkezden yarı bağımsız olarak yönetilmekteydi. Ancak, 1299 yılında Osmanlılar tarafından ani bir baskınla ele geçirildi. Bilecik’in Osmanlı topraklarına katılmasıyla birlikte Osman Gazi burada bir mescid inşa ettirdi ve ikinci oğlu Ali ile eşi Bala Hatun ile birlikte burada yaşamıştır. Ayrıca, eşinin babası olan Şeyh Edebali de Bilecik’te yaşamıştır.

Şehir, kalenin etrafında gelişim gösterse de coğrafi yapı nedeniyle yeterli büyüme sağlanamamıştır. 16. yüzyılda, yaklaşık 700 kişilik bir nüfusa sahip olan yerleşimde Hristiyan nüfus da bulunmaktaydı. 1649 yılında yapılan Avârız kayıtlarında Bilecik, Ertuğrul Gazi vakıflarına ait bir kasaba olarak kaydedilmiştir. Bu dönemde, yerleşim dokuz Müslüman ve bir Hristiyan mahallesinden oluşmaktaydı.

Coğrafi konumu nedeniyle tarım yapılamayan Bilecik, bu dönemlerde demir madenciliği ve ipek dokumacılığı gibi alanlarda gelişmiştir. Osmanlı döneminde uzun süre Sultanönü sancağına bağlı bir kaza olarak görülen yerleşim, Tanzimat’tan sonra Hüdavendigâr eyaletine bağlı bir sancak haline gelmiştir. II. Abdülhamid döneminde ise Ertuğrul sancağının merkez kazası olmuştur. Cumhuriyet’in ilk yıllarında ise Bilecik, vilayet statüsü kazanmıştır.

1924 yılında vilayetin adı Bilecik olarak değiştirilmiştir. Bu bilgiler, şehrin tarihî önemini ve gelişimini anlamak için önemlidir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir