Gaziantep’in tarihî zenginliği, bölgenin coğrafi konumu ve stratejik önemi sayesinde birçok uygarlığa ev sahipliği yapmasından kaynaklanır. Günümüzdeki Gaziantep’in yakınlarında bulunan Dülük (Dolikhe veya Doliche), bu bölgedeki en eski kentlerden biridir. Arkeolojik kazılar, Dülük’te Paleolitik dönemden beri insanların yaşadığını ortaya koymuştur. Ancak, Dülük, Erken Tunç Çağı’ndan sonra sürekli bir yerleşim yeri haline gelmiştir. İpek Yolu üzerinde bulunan bu kent, zamanla büyük bir ticaret merkezi olmuştur.
Dülük, ilk kurulduğunda Babil yönetimi altında bulunuyordu. MÖ 1700’lü yıllarda Hititler’in eline geçen kent, daha sonra Mısır yönetimine geçti. MÖ 700-MS 546 yılları arasında sırasıyla Medler, Asurlular ve Persler tarafından yönetilen kent, MÖ 6. yüzyılda ise Makedonya, Selevkos ve Komagene uygarlıklarının egemenliği altına girdi. Çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yapan Antep, 1516 yılında Osmanlıların eline geçti. İlk dönemlerde Arap ve Halep Eyaleti’ne bağlı bir konumdayken, 1531 yılında Dulkadir Eyaleti’nin teşekkül etmesiyle bu eyaletin sınırları arasında yer aldı ve 1818 yılına kadar bu konumunu korudu. Bu tarihten itibaren yeniden Halep eyaletine sancak olarak bağlanan şehir, Osmanlı kent kültüründe önemli bir yere sahip olmuştur.
Roma ve Bizans Dönemi
Romalılar, Dülük yakınlarına Antiochia ad Taurum adında yeni bir kent kurmuşlardır. Bu kent, İsa’nın havarilerinden Yuhanna’nın Hristiyanlık’ı yaymak için seçtiği merkezlerden biri olmuştur. Kent, MS 395 yılında Bizans İmparatorluğu’nun eline geçmiştir. MS 636 yılında Halife Ömer bin Hattab, İslamiyet’i yaymak amacıyla Ayıntap ve Hatay yöresini Bizanslılardan almıştır. Bu dönemde Ayıntap halkı İslamiyet’i kabul etmiştir. Bu arada Dülük, hızla eski önemini yitirmeye başlamıştır.
Selçuklu ve Eyyubi Dönemi
1071 yılında Selçuklu Sultanı Alp Arslan’ın Malazgirt Zaferi’nden sonra kent, Selçuklu yönetimine geçmiştir. Bir dönem Eyyubilerin eline geçen kent, 1270 yılında Moğolların Ayıntap’a saldırısıyla sarsılmıştır. 1389 yılında Dulkadiroğulları’nın ve 1471 yılında Memlük Devleti’nin egemenliği altına girmiştir.
Osmanlı Dönemi
1516 yılında Yavuz Sultan Selim döneminde Osmanlı İmparatorluğu’nun topraklarına katılan Gaziantep, önce Halep Eyaleti’ne, sonra Dulkadir Eyaleti’ne ve nihayetinde tekrar Halep Eyaleti’ne bağlanmıştır. Osmanlı döneminde Gaziantep, önemli bir ticaret merkezi ve kültürel açıdan zengin bir şehir olmuştur.
Günümüzde Gaziantep
Günümüzde Gaziantep, tarihî ve kültürel zenginlikleriyle bilinen, sanayi ve ticaretin merkezi olan modern bir şehir haline gelmiştir. Gaziantep, özellikle son yıllarda gastronomi turizmiyle de ön plana çıkmaktadır. Kentin tarihi dokusu, arkeolojik alanları ve müzeleri, yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekmektedir. Gaziantep Mozaik Müzesi’nde sergilenen “Çingene Kızı” mozaiği, kentin antik dönemdeki sanat ve kültür zenginliğini gözler önüne sermektedir.